KILAVUZ 20 milyon Alevinin artık resmen tanınmasını istiyoruz.

Muharrem orucunun tamamlanmasının ardından Mersin Cemevi’nde aşure lokması paylaşıldı. Programa Kent Protokolü, Alevi Kurumları, belediye başkanları, milletvekilleri , STK başkanları , Yöre dernek başkanları çok sayıda yurttaş katıldı.

Etkinlik, Mersin Cemevi İnanç Kurulu Başkanı Erdoğan Sevin Dede’nin okuduğu gülbeng ile başladı. Ardından Ercem Şahan’ın seslendirdiği deyişlerle semah dönüldü.

Mersin Cemevi Başkanı Pir Hasan Kılavuz “Kerbela olayının geçmişte yaşandığı gibi, günümüzde de benzer acıların sürdüğünü dile getiren Kılavuz, “Aylardır Gazze’de insanlar katlediliyor. O insanlar orada aylardır Kerbela yaşıyor. Bu zulme bir an önce son verilmeli” ifadelerini kullandı.

Alevi toplumunun devletten bazı temel taleplerinin olduğunu dile getiren Kılavuz, şu ifadeleri kullandı:

“20 milyon Alevinin artık resmen tanınmasını istiyoruz. Cemevlerinin yasal statüsünün TBMM’den geçmesini, Madımak Oteli’nin utanç müzesi olmasını talep ediyoruz. Din dersi kitaplarının hazırlanmasında Alevi dedeleri ve akademisyenleri yer almalı. Alevi köylerine cami yapılmasın, Cemevi ve taziye evi yapılsın. Aleviler ibadetlerini dergâhlarında yapmıştır. Ancak günümüzde bu dergâhlar müzeye çevrilmiştir.Alevilerin dergâhlarda ibadet edebilmesi için bu mekânların Alevilere iade edilmesini istiyoruz.”

Kılavuz, konuşmasının sonunda aşurenin barışa, sevgiye ve kardeşliğe vesile olması temennisinde bulundu.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer,’’

“Bugün burada bir inancı, bir geleneği, bir hak arayışını; birlikte yaşamanın, birlikte mücadelenin ve birlikte var olmanın anlamını paylaşmak için bir aradayız. Hz. Hüseyin’in ve yoldaşlarının verdiği mücadele, sadece bir inancın değil, adalet arayan tüm insanlığın ortak mirasıdır.”

Mersin Valisi Atilla Toros ise konuşmasında birliğin, dirliğin ve kardeşliğin önemine dikkat çekti. Toros, “Lokmalarımızla olduğu kadar, dualarımızla da birliğimizi ve kardeşliğimizi pekiştiriyoruz. Ehl-i Beyt sevgisi bu milletin sinesinde derin ve sarsılmaz bir yer edinmiştir. Aşure, kardeşliğimizin mayasıdır. Yüreğimizin Kerbela çölüne döndüğü; acının, sabrın ve direnişin bir araya geldiği gündür” dedi.

Sanatçı Dertli Divanin söylediği deyişlerle son buldu.